Yayınlanmamış Makalemiz
Yazı Planı:
1- Giriş
2- Gerekçeleri ve Meclis Tutanakları Işığında 4773, 4828 ve 4858 Sayılı Kanunların Değerlendirilmesi
3-Yürürlük Sorunu
4- Yeni İş Kanunu’nun Eski İş Kanunu ile Karşılaştırmalı Olarak İncelenmesi ve Uygulamaya
Getirdiği Önemli Değişikliklerin Tespiti
5- Sonuç
1- Giriş
Bilindiği gibi, Türk İş Hukuku’nda önemli bir dönüm noktası olan 22 Mayıs 2003 tarih ve 4857 sayılı İş Kanunu, 10 Haziran 2003 tarih ve 25134 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu çalışmanın amacı, bu kanunun uygulamaya etkilerinin irdelenmesidir.
Ancak, sözkonusu kanunun tek başına irdelenmesinin tam anlamıyla yeterli olacağını zannetmiyorum. Şöyle ki, kısaca hatırlayacak olursak, hepimizin bildiği gibi, ilk önce 9 Ağustos 2002 tarih ve 4773 sayılı İş Kanunu, Sendikalar Kanunu ile Basın Mesleği’nde Çalışanlar ve Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, 15 Ağustos 2002 tarih ve 24847 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Ondört maddeden oluşan bu kanunun 13 maddesi “Bu Kanun 15 Mart 2003 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer” hükmüne yer vermiştir.
Durum böyle iken, bir 4828 sayılı İş Kanunu, Sendikalar Kanunu ile Basın Mesleği’nde Çalışanlar ve Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunun Bir Maddesinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun sendromu yaşanmıştır. Bu Kanun, aşağıda ayrıntılı olarak belirtileceği üzere Cumhurbaşkanımızca veto edilmiştir.
En son aşamada ise 4857 sayılı İş Kanunu 30 Haziran 2003 tarihi itibarıyle yürürlüğe girmiştir.
Şu durumda, yalnızca 4858 sayılı Kanunun irdelenmesinin yeterli olmayacağı açıktır. Herşeyden önce, yazının devam eden bölümlerinde ayrıntılı olarak irdelenecek olan yürürlük sorununu üzerinde durulması gerekir. Öte yandan, sözkonusu yasal düzenlemelerin kendi aralarında karşılaştırmalı olarak ele alınması da sağlıklı bir değerlendirme için gereklidir.
Dolayısıyla, yazının planı da konuya ilişkin kanunların birlikte ele alınması gerektiği gerçeğinden hareketle tasarlanmıştır. Sırasıyla, ilintili kanunların gerekçeleri ve meclis tutanakları ışığında değerlendirilmesi, yürürlük sorununun irdelenmesi, Yeni İş Kanunu’nun Eski İş Kanunu ile karşılaştırmalı olarak ele alınması, üzerinde durulacak, sonuç bölümünde ise konuya ilişkin değerlendirmeler ortaya konulacaktır.
Yazımın bu alandaki tartışmalara az da olsa katkı sağlaması umudunu taşıyorum.
1- Gerekçeleri ve Meclis Tutanakları Işığında 4773, 4828 ve 4858 Sayılı Kanunların Değerlendirilmesi
Bu bölümde, kronolojik bir sıra izlenerek, ilgili kanunların yasalaşma süreci üzerinde durulacaktır. Daha doğru bir ifadeyle, 4773 ve 4858 sayılı kanunların yasalaşma, 4828 sayılı Kanunun ise “yasalaşamama” süreci üzerinde durulacaktır. Özellikle, gerekçeler ve meclis tutanakları değerlendirilmek suretiyle, kanun koyucunun bu kanunları çıkartma amacı altında yatan nedenler belirlenmeye çalışılacaktır.
1- Giriş
2- Gerekçeleri ve Meclis Tutanakları Işığında 4773, 4828 ve 4858 Sayılı Kanunların Değerlendirilmesi
3-Yürürlük Sorunu
4- Yeni İş Kanunu’nun Eski İş Kanunu ile Karşılaştırmalı Olarak İncelenmesi ve Uygulamaya
Getirdiği Önemli Değişikliklerin Tespiti
5- Sonuç
1- Giriş
Bilindiği gibi, Türk İş Hukuku’nda önemli bir dönüm noktası olan 22 Mayıs 2003 tarih ve 4857 sayılı İş Kanunu, 10 Haziran 2003 tarih ve 25134 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu çalışmanın amacı, bu kanunun uygulamaya etkilerinin irdelenmesidir.
Ancak, sözkonusu kanunun tek başına irdelenmesinin tam anlamıyla yeterli olacağını zannetmiyorum. Şöyle ki, kısaca hatırlayacak olursak, hepimizin bildiği gibi, ilk önce 9 Ağustos 2002 tarih ve 4773 sayılı İş Kanunu, Sendikalar Kanunu ile Basın Mesleği’nde Çalışanlar ve Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, 15 Ağustos 2002 tarih ve 24847 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Ondört maddeden oluşan bu kanunun 13 maddesi “Bu Kanun 15 Mart 2003 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer” hükmüne yer vermiştir.
Durum böyle iken, bir 4828 sayılı İş Kanunu, Sendikalar Kanunu ile Basın Mesleği’nde Çalışanlar ve Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanunun Bir Maddesinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun sendromu yaşanmıştır. Bu Kanun, aşağıda ayrıntılı olarak belirtileceği üzere Cumhurbaşkanımızca veto edilmiştir.
En son aşamada ise 4857 sayılı İş Kanunu 30 Haziran 2003 tarihi itibarıyle yürürlüğe girmiştir.
Şu durumda, yalnızca 4858 sayılı Kanunun irdelenmesinin yeterli olmayacağı açıktır. Herşeyden önce, yazının devam eden bölümlerinde ayrıntılı olarak irdelenecek olan yürürlük sorununu üzerinde durulması gerekir. Öte yandan, sözkonusu yasal düzenlemelerin kendi aralarında karşılaştırmalı olarak ele alınması da sağlıklı bir değerlendirme için gereklidir.
Dolayısıyla, yazının planı da konuya ilişkin kanunların birlikte ele alınması gerektiği gerçeğinden hareketle tasarlanmıştır. Sırasıyla, ilintili kanunların gerekçeleri ve meclis tutanakları ışığında değerlendirilmesi, yürürlük sorununun irdelenmesi, Yeni İş Kanunu’nun Eski İş Kanunu ile karşılaştırmalı olarak ele alınması, üzerinde durulacak, sonuç bölümünde ise konuya ilişkin değerlendirmeler ortaya konulacaktır.
Yazımın bu alandaki tartışmalara az da olsa katkı sağlaması umudunu taşıyorum.
1- Gerekçeleri ve Meclis Tutanakları Işığında 4773, 4828 ve 4858 Sayılı Kanunların Değerlendirilmesi
Bu bölümde, kronolojik bir sıra izlenerek, ilgili kanunların yasalaşma süreci üzerinde durulacaktır. Daha doğru bir ifadeyle, 4773 ve 4858 sayılı kanunların yasalaşma, 4828 sayılı Kanunun ise “yasalaşamama” süreci üzerinde durulacaktır. Özellikle, gerekçeler ve meclis tutanakları değerlendirilmek suretiyle, kanun koyucunun bu kanunları çıkartma amacı altında yatan nedenler belirlenmeye çalışılacaktır.